Kök Hücre Tedavisi
Yakın zamandaki çalışmalar azospermi olan erkeklerde kök sperm hücresinden laboratuvar ortamında olgun sperm hücresi geliştirilebileceğini göstermiştir. Geçmişte testiste olgun sperm hücresinin gelişimini sadece spermatogonium denilen kök hücrelerin gerçekleştirebildiği biliniyordu. Oysa yakın zamandaki bilimsel araştırmalar testis içinde her zaman kök hücrelerin olabileceğini ve bunların hormon tedavisi ile olgun sperme dönüşebileceğini göstermiştir. Fransa Lyon Ulusal Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Philipe Durand ve ekibi yaptıkları çalışmalarda azospermik bir grup erkeğin testislerinden aldıkları biyopsi parçalarının içindeki sperm kök hücrelerini izole ettiler. Bioreaktör aracılığıyla hücrelerin kuyruk gelişimini tamamlamış sperme dönüşmesini başardılar. Ancak elde edilen spermler tüp bebek tedavisinde kullanılmadı. Deneysellik aşamasındaki çalışmalar henüz tüp bebek tedavisinin bir parçası olacak şekilde olgunlaşmamış ve klinik olarak onaylanmamıştır. Gelişen son bilgi teknolojileri ışığında bir tedavi programı hazırlamakla birlikte klinik olarak onaylanmamış hiçbir tedavi yöntemini ya da teknolojiyi hastalarımıza sunmamaktayız.
Tüp bebek tedavisinin yardımcı olamadığı 3 hasta grubu vardır:
1. Tüm tanı ve tedavi seçenekleri sonrası hiç spermi olmadığı kesinleşmiş erkek hastalar
Azospermi, meni tahlillerinde canlı ya da ölü hiç sperm hücresine rastlanmamasıdır. Yapılan değerlendirmeler ışığında Üroloji doktoru mikro tese önerebilir. Bu sayede hastadan elde edilen sperm dondurularak tüp bebek tedavisi için kullanılabilir. Ancak hiçbir şekilde sperm hücresi elde edilemeyen hastalar için Türkiye’de uygulaması yasak olan sperm donasyonu dışındaki seçenek ileride hayata geçmesi umut edilen ‘kök hücre’ uygulamasıdır.
2. Hiç yumurtası olmadığı kesinleşen menopoza girmiş kadınlar
Kadınların ne kadar yumurta rezervine sahip oldukları doğdukları andan itibaren belirlidir ve bu durum hiçbir şekilde değiştirilemez. Yani, kadının yaşı kaç ise, yumurtası da kadının bulunduğu yaşa denk geliyor. Eğer kadının yaşı ilerlemişse, yumurtası da kendisi ile birlikte yaşlanıyor böylece çocuk sahibi olma ihtimali azalıyor. 20-30’lu yaşlardaki anne adaylarından 8-10 yumurta toplanabilirken, 40’lı yaşlardaki anne adaylarında bu sayı 1-2’ye düşüyor. Bu da bebek sahibi olma konusunda önemli bir risk oluşturuyor. Erken menopoz ya da menopoz sonrası yumurtlama gerçekleşmediği için gebe kalma şansı da ortadan kalkıyor. Son yıllarda yapılan çalışmalarda yumurta üretimi biten ve doğal yolla gebe kalma şansları kalmayan kadınların yumurtalıklarından alınan bir parça laboratuvar ortamında zenginleştirilerek tekrar geri verilmiş ve yumurta üretiminin tekrar sağlanması hedeflenmiştir ancak klinik olarak kanıtlanmış bir başarı elde edilememiştir. Kanıtlanmış klinik sonuçlar elde edilemediği için bu yöntem hasta güvenliği, sağlığı ve memnuniyeti gözetilerek tarafımızca uygulanmamaktadır.
3. Rahmi olmayan kadınlar
Anne olmak isteyen ama rahmi olmayan kadınlar için taşıyıcı anne bir çözümdür. Ancak yasal olarak bu yöntem Türkiye’de uygulanmamaktadır.
Tüp bebek tedavisinin uygulanamadığı bu 3 hasta grubunda vücudun herhangi bir yerinden alınan hücre ile yumurta ya da sperm elde edilebilme çalışmaları devam etmektedir. Başarı sağlandığı ve klinik olarak onaylandığı anda tüp bebek tedavisi yapılabilecektir.